"Enter"a basıp içeriğe geçin

ilişkiler konusunda


fikir vermeniz gerekiyor mu? bu konuda pek iyi olduğumu söyleyemem. söz benim ne diyeceğim noktasına geldiğinde ‘kaybol falan diyorum ama öyle kaybolmuş biri ol ki… ya da ‘bırak bunu yanlış anlasın ama sadece bunu değil senle ilgili her şeyi yanlış anlasın … tür:romantik komedi. gönülden söylediğim {ben yaparım olur sen yaparsın olmaz} bir takım sayıklamalar

the roses da ilişki üzerine bir film. mükemmel çifti benedict cumberbatch & olivia colman oynuyor. kolayca aşık olup hemen evleniyorlar. [kendinden şüpheye düşersin] görünüşte her şeye sahipler. çok tatlı giyinip harika şeyler yiyorlar. sonradan yaşanacaklara dair dikkat çekici hiçbir işaret yok. şakacı hareketler zeki gözlemler. ilişkideki sessiz 3.taraf uykuda. sonsuza dek sahip olacağını düşündüğün ne gibi ayrıcalıklar varsa o.

peki bu bereketli zamanlarda ilişkinin kileri dolduruldu mu? hayatın tersliklerine karşı -suçlamada bulunmadan nasıl hissettiğimizi söyleyemezsek sonradan bize ne olur? çocukların favori ebeveyni olmayı-başarılı bir kariyeri-başarılı bir eşi-şahane manzaralı bir evi hepsini kendinle bir hizada tutabileceğini düşünmek ve birinde terse düştüğünde kontrolü kaybetmek

film 1989 güllerin savaşı’nın yeniden çevrimi ve bir roman uyarlaması. senaryoyu poor things’ten tony mcnamara yazmış. yönetmeni özellikle sona doğru giden o korkunç tuhaf yolun muzipliğinden belli austin powers’dan joy roach. ve şule gürbüz de insan ara sıra evini yakmalı ve çıkıp seyretmeli demişti kambur’da. uzun ilişkide bir klasik midir her şeyin kontrolden çıkması

hemen üzerine a big bold beautiful journey vizyona girdi. “bazen gerçeğe ulaşmak için rol yapmamız gerekir, rol yapmak acı vericidir ama bazen acı iyidir” diyor rent a car görevlisi farrell’e, film böyle başlıyor. karşımızda bir takım kapılar, şemsiyeler, tuhaf bir gps cihazı, margot robbie ve collin farrell var. ikisi bir çift değil ve bu da bir çift hikayesi değil. hikayenin büyük kısmı karakterlerin erken dönem travmalarına odaklanıyor. bunun yetişkinlikte ilişkileri nasıl sabote ettiğini bir kere daha ve bir kere de bu filmde görüyoruz. şuna biraz dikkat edin lütfen

ilahi müdahalenin radarına girmeyi hak etmek için kovalamacada canlanan bir adamla ilişkiyi parçalayan bir kadın olmaktan daha fazlası gerekmez mi? hikayeyi bu bağlamda zayıf bulanlar en azından adı >> büyük, cesur, güzel bir yolculuk’ olan film için daha güçlü bir hikaye beklermiş; lise aşkı yarası mı anne yarası mı? yarı tanrılar bununla mı ilgileniyor yani

geçenlerde hafta sonunda moda’daydım, toplu nikah merasimi az evvel dağılmış gibi kafamı çevirdiğim yerden kolunda mini gelin buketi taşıyan çiftler geliyordu. yeni modern insan bir takım karşılıklı gelmelere ilişki taklidi yaparken çiçek alışverişinin ne sakıncası olabilir

sınırlara çekilen yetişkinler merkezdeki ilişki kavramını yitirmiş görünüyor. ama toplum mühendisliği yine ilişkiler üzerinden yapılıyor. geçen hafta the economist’in kapağında iki ebeveyn bir küçük çocuk ve hâlâ avm otoparkı vardı, ezoterik bir şaka gibi: mahvolacaksınız >> avm otoparklarında. yıllar yıllar önce sex and the city gibi bir diziye yığılmış onca ikonik karaktere rağmen sezonlar sezonlar sonunda gelinen o nokta: e ne yapıyoruz bu evlilik işini? ilişkiler neyse de bazen yol yapmak için de rol yapmak gerekir, gün batımını tamamen yanlış anlamış gökyüzündeki, pembe bi bulut gibi

İlk Yorumu Siz Yapın

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir