siz böylesiniz.. tdk oylamasını yapıyor bunun. 2024 yılının kavramı, “kalabalık yalnızlık” seçildi 1milyon oy almış. “dijital yorgunluk” da kulağa fena gelmiyordu.
oxford yılın kelimesini “beyin çürümesi” olarak duyurmuştu. yüzeysel içeriklerin aşırı tüketiminin neticesi (entelektüel yıpranma) yani kişiye nazikçe tel sepeti işaret etmek. mezardan da soğuk. casper grathwohl hem tüketip hem şikayetçi olma durumunu “yüzsüz bir farkındalık halindeyiz” diye tanımladı. görüyorsunuz inceldikçe kelimeler büyü gibi bir şey oluyor bize.
2025, meselelerini kucağımıza bir bir dökmeye başlayınca kutsal kusurumuz da uykusundan uyandı, olaylar gelişti malum. kutsal kusur öykü yazarken kullandığımız bir kavram. kahramanı alt üst etme potansiyeline sahip özel bir kusurunu tanımlar. yoğunlaşan gündemle birlikte kalabalık yalnızlık da beyin çürümesi de bir süreliğine boşluğa düştü. o zaman sözlükleri sözcükleri biraz şaşırtır gibi oldu.
memed erdener’in yazın başında metafor ve absürd üzerine bir söyleşisine katılmıştım, aynı zamanda cavallino festivali için onlarca ferrari galataport’da sıralanmıştı. bu söyleşinin özeti niteliğinde sayılabilir belki, erdener camdan dışarıyı işaret edip -ferrarilerin istanbul’un manzarasını seyrettiği bir devirde kelimeleri kavramları yeniden tanımlamalıyız-, dedi. belki üzerimizde eski bir sözlüğün ağırlığını hissediyoruzdur.
bakalım sonbaharda -tebrikler! her şeyin sorumlusu bu yıl da sizdiniz- demek için önümüze nasıl bir kavram seti sürülecek? işin aslı artık daha fazla uyarılmak istemiyor olabilir miyiz? dünya modelinin kusurlu olduğuna duyduğumuz inanca, rafine zevklere, yaratıcı yıkıma, ayna tutmalara dalgıç kuşlar gibi dalıp dalıp çıkmak kaybolmadan içinde
bence iyi bir kavram seçmeli bu sene, muska gibi. sıkışık hissettiğimizde başımızı çevirip bakabileceğimiz bir tablo gibi. çok iyi gelirdi doğru şekilde anlaşıldığını bilmenin huzuru. işte görüyorsunuz bazen böyle bazen de öyle bi bezersin ki oltayı bulur takarsın çeneni
İlk Yorumu Siz Yapın